Boşanma Davası Maddi ve Manevi Tazminat Hesabı
01 April 2020 - Av. Ali Kemal Şengül Tarafından Yazıldı.Manevi Tazminat Miktarı Nasıl Belirlenir?
Boşanma davasında manevi tazminatın amacı; tazminat talep eden eşin boşanmaya neden olan olaylardan dolayı duyduğu üzüntü, elem, keder ile ruhsal yıpranmayı telafi etmektir. Tazminat miktarı hakimin takdirine bağlıdır: Ancak unutulmamalıdır ki, tazminat miktarı, talep edilen miktardan daha fazlasına hükmedilemez.
Manevi tazminat miktarı hakimin takdirine bırakıldığından kesin bir miktar söylenemez. Her dava dosyası farklılık teşkil ettiği gibi hakimin belirleyeceği miktar da her dosyaya göre farklılık göstermektedir.
Hakim tazminat miktarını belirlerken göz ardı edemeyeceği konular vardır; söz konusu bu durumlara göre tazminat miktarını belirler. Tazminat talep eden kişinin ruhsal tahribatı, tazminat ödeyecek olan kişinin mali gücü, dava dilekçesinde talep edilen miktar ölçülülük ilkesine göre miktarı hükmeder.
Boşanma Davasında Maddi Tazminat
Boşanma davasında maddi tazminat da talep edilebilmektedir. Maddi tazminat talebinde bulunacak kişinin evliliğin sona ermesi nedeniyle maddi kaybın, zararın ya da ileride doğması beklenen bir zararın olması gerekmektedir. Ayrıca boşanmaya neden olan ve kusurlu olan eşin maddi tazminat talep etme hakkı olmayacaktır. Tazminat talep eden kişinin maddi tazminata uğradığını ispat etmesi gerekmektedir, bu nedenle hukuki destek almalıdırlar. Maddi tazminat toplu olarak ödeneceği gibi irat şeklinde ödenmesine karar verilebilir. Buna ilişkin Türk Medeni Kanunu’nun 174. Maddesinin birinci fıkrasında açıkça belirtilmiştir;
“Maddî tazminat ve yoksulluk nafakasının toptan veya durumun gereklerine göre irat biçiminde ödenmesine karar verilebilir.”
İrat şeklinde ödenen tazminatın hangi şekilde mahkeme kararıyla kaldırılacağı, azaltılacağı ya da arttırılacağına dair şartlar yine aynı maddenin 3.,4. ve 5. fıkralarında belirtilmiştir;
“İrat biçiminde ödenmesine karar verilen maddî tazminat veya nafaka, alacaklı tarafın yeniden evlenmesi ya da taraflardan birinin ölümü hâlinde kendiliğinden kalkar; alacaklı tarafın evlenme olmaksızın fiilen evliymiş gibi yaşaması, yoksulluğunun ortadan kalkması ya da haysiyetsiz hayat sürmesi hâlinde mahkeme kararıyla kaldırılır. Tarafların malî durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hâllerde iradın artırılması veya azaltılmasına karar verilebilir. Hâkim, istem hâlinde, irat biçiminde ödenmesine karar verilen maddî tazminat veya nafakanın gelecek yıllarda tarafların sosyal ve ekonomik durumlarına göre ne miktarda ödeneceğini karara bağlayabilir.”
Maddi Tazminatın Şartları Nelerdir?
Maddi tazminata hükmedilmesi için aranılacak şartlar:
-
Maddi tazminat talep eden taraf boşanmaya sebep olan olaylarda diğer taraftan daha az kusurlu ya da kusursuz olmalıdır. Diğer eşten daha az kusurlu olmayan ya da tam kusuru olan eş, tazminat isteme hakkı bulunamaz. Evliliğin bitmesine neden olan daha ağır kusurlu kişi bundan sorumlu olacaktır. Mahkeme tarafından her iki taraf eş kusurlu bulunması halinde her iki taraf birbirinden tazminat alamayacaktır.
-
Evlilik birliği boşanma sebebiyle mahkeme kararıyla sonlandırılmalıdır. Evliliğin sona ermesinde kusurlu olan tarafa maddi tazminat ödenmesi yönünde karar verildiğinden öncelikle tarafların boşanmasına karar verilmelidir. Mahkeme, tarafların boşanmasına karar vermez ise maddi tazminatın ödenmesi yönünde karar verilmez. Sonuç olarak maddi tazminat ödenmesi için öncelikle tarafların boşanmasına karar verilmesi gerekmektedir.
-
Evlilik birliğinin sonlanması nedeniyle maddi zarara uğrayacak olan kişi talepte bulunabilecektir. Eşin boşanma nedeniyle uğramış olduğu bir zarar ya da ileride doğması muhtemel olan bir zarar yok ise maddi tazminat talep etme hakkı olmayacaktır. Hukuka aykırı eylem nedeniyle kusurlu olan eş, diğer eşin zararını karşılayacak bir tazminat bedeli ödemesi yönünde karar verilecektir.
-
Tazminat talep edilecek kişinin boşanmaya neden olan olaylarda kusurlu olmaması gerekmektedir. Tazminat talep eden eş, boşanmaya neden olan nedenlerde diğer eşten daha az kusurlu olması ya da kusursuz olması gerekmektedir. Taraflar boşanmaya neden olan olaylarda eş kusurlu ise yine maddi tazminat ödenmesi yönünde karar verilmeyecektir. Sonuç olarak kusurlu olan eşin boşanmaya neden olması gerekmektedir.
-
Diğer önemli olan koşul ise boşanma nedeniyle ortaya çıkan zarar ile kusur arasında bağlantı olmasıdır. Maddi tazminat talep eden kişinin uğramış olduğu zarar boşanma nedeniyle ortaya çıkmalıdır. Boşanma davasını açarak tazminat talep eden eşin uğramış olduğu zarar, diğer eşin boşanmaya neden olan olaylar sebebiyle olmalıdır. Bu nedenle tazminat talep ederek zarara uğrayan eş, boşanmaya neden olan kusurlu eşten kaynaklandığını kanıtlamakla mükelleftir.
-
Daha az kusurlu ya da kusursuz olan eşin maddi tazminat alabilmesi için “öncelikle tazminat talep etmesi” gerekmektedir. Taleple bağlılık kuralı gereği maddi tazminat talebi var ise kusur ile zararın varlığı halinde maddi tazminat ödenmesi yönünde karar vermektedir. Mahkeme ortada kusur ya da zararın tespiti halinde kendiliğinden maddi tazminat ödenmesi yönünde karar vermemektedir. Ayrıca yine taleple bağlılık kuralı gereği tarafın talep etmiş olduğu maddi tazminat miktarını aşan bir tazminata hükmedemez.
Yukarıda da bahsedildiği üzere; eş, tazminat talebini açmış olduğu boşanma davasında talep edebileceği gibi ayrı bir dava açarak da tazminat talebinde bulunabilir.
- Maddi tazminat talebinde bulunacak olan eş, boşanma davasından ayrı bir dava açarak talepte bulunacak ise zamanaşımı süresine dikkat etmelidir. Boşanma davası açan eş boşanma davası aşaması devam ederken ayrı bir tazminat davası açabileceği gibi dava sonlandıktan sonra da tazminat davası açabilecektir. Ancak boşanma davasının sonlandığı tarihten itibaren 1 yıl içerisinde açması gerekmektedir. Tazminat talebinde bulunacak olan eş, boşanma davasının sonlanmasından itibaren zamanaşımı süresi olan 1 yıl içerisinde açmadığı takdirde dava açma hakkını kaybedecektir.